Google

23 Eylül 2010 Perşembe

Sır !!!


Bak hakikat goncasına açıyor işvesiyle
Bir nutfeden bir alem saçıyor cilvesiyle
Ölümün çevirdiği yerde candan bir ada
Hayatla kuşatılmış gizli efsunlu oda
Yaşadığı ehramı çehresiyle rengarenk
Muradı sonsuzluğa götüren saf bir ahenk
Büyüttüğü hayale yenilmek kuruntusu
En gözde oyncağı serabın avuntusu
Derinde tesellisi sevdiğine râm eder
Tadımlıktır neşesi, çoğu zamanı keder
Tezatlar gibi varlık cem olmuş sinesinde
Yaradılmışın yükü yığılmış ensesinde
Dağların çekindiği emaneti taşıyor
Garip hamal... hem lutfu hem zilleti yaşıyor
Dümensiz gemi gibi savrulur heyecanda
Bilir mi ki ondadır, hazine de canan da
Bir göğüslük kafeste feleklerin kuvveti
Bir nefeslik ömürde melekklerin iffeti
Nebula ekseninde döndükçe büzülüyor
Belkide bir ejderha, imbikten süzülüyor
Şu daracık vadiden bu yolculuk ummana
Lahza kapılarında kafile asumana
Sarraf arayan inci, boyası çamur, kusur
Aşina ötelerde bilinmek isteyen sır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder